Milletimiz bu zaferlerle bu topraklarda ebediyen yaşayacağını tüm dünyaya göstermiştir. Vatanımıza düşman ayakları basmasın diye yaşlısından gencine, erkeğinden kadınına hep birlikte nice zor günlere göğüs gerdik. Atalarımız bu topraklar için canlarını verdiler, kanlarını akıttılar ancak düşmana bir karış toprak vermediler. Hiçbir zaman yılmadık, yıkılmadık, ümitsizliğe kapılmadık. Bundan sonra da atalarımızın emaneti bu güzel vatana aynı ruh ve heyecanla sahip çıkacağız. Milletimizi ve ülkemizi bölmek isteyen iç ve dış düşmanlar, her zaman karşısında bu asil milletin dik duruşunu, azmini, kararlılığını bulacak ve milletimiz bu topraklar üzerinde hain emelleri olanlara her zaman gerekli cevabı verecektir.

Kahraman ulusumuzun, ecdadımızın bizlere armağanı olan cennet vatanımızda son yıllarda çeşitli bahaneler üretilerek Milli Bayramlarımızı milletimizin kutlamaları, o gün ki ruhu anarak ve anlayarak coşkuyla bu sevinci yaşamaları kısıtlanmaktadır. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ten ve Cumhuriyet tarihinden korkulmaktadır. Pandemi süresince on binlerce vatandaşımızın katıldığı açılışlar yapılmakta, etkinlikler düzenlenmekte ancak söz konusu Türk milletinin şanlı bir tarihi olan 30 Ağustos Zafer Bayramı olunca Covid-19 virüsü bahane ediliyor. Kim neyi nasıl bahane ederse etsin şanlı tarihin, vatanın bekçileri bizler Milli Bayramlarımızı her zaman coşkuyla kutlamaya devam edeceğiz. Aziz Türk milleti ayaktadır ve Türkiye Cumhuriyeti ilelebet yaşayacaktır. Düşmanı vatan toprağından kovan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını kimse bu topraklarda unutturamayacaktır. Onlar olmasalardı bugün hiçbirimiz özgür ve bu koltuklarda, makamlarda oturuyor olamayacaktık.  

Kurtuluşumuzun ve bağımsızlığımızın habercisi olan Büyük Taarruz‘un 98. Yıldönümünde Türkiye Cumhuriyetini bizlere armağan eden Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, kahraman şehitlerimizi saygıyla, rahmetle ve minnetle anıyorum. Ruhları şad olsun.