Yrd. Doç. Dr. Bülent DARICI

Yrd. Doç. Dr. Bülent DARICI

Toplum Kalkınması Modeli

Yaşam kalitesinin iyileştirilmesi gelir artışının ötesinde olduğu anlayışı ön kabulüne binaen, kentlerdeki yaşam imkanlarının kırsal alan için de olması gerekliliği, günümüzde pek çok uluslar arası örgütün de benimsediği kırsal kalkınma, kır yaşamı için gündemdeki en önemli konulardan birisi haline dönüşmüştür.

Kırsal sorunlar temel olarak, kır yaşamının insan için ekonomik, sosyal, altyapı, kültürel ve daha pek çok alanını ilgilendiren olumsuz koşulların bütününü teşkil eder. Kırsal sorunların bu yapısı, üzerinde çokça tartışılmasını da gerekli kılmaktadır.

Bu noktadan hareketle, kırsal kalkınma, ortaya çıktığı II. Dünya Savaşından bu yana pek çok kişinin dikkatini çekmiş bir kavramdır. Toplum kalkınması da işte bu durumun bir tezahürü niteliğindedir. Ülkemizde kalkınma planlarında toplum kalkınmasına yönelik bir takım uygulamalar yapılmışsa da başarılı olunamamıştır.

Farklı kaynaklarla birlikte Zeynel Dinler’in Tarım Ekonomisi Kitabında da bulunan Toplum Kalkınması kavramı, küçük yerleşme merkezlerinin içinde bulundukları ekonomik, sosyal ve kültürel koşulları iyileştirmek amacıyla giriştikleri çabaların devlet tarafından desteklenmesi olarak tanımlanıyor. Toplum kalkınmasının detayından ne anlamalıyız? Kırsal kesimdeki küçük yerleşme merkezlerinde yaşayan yöre sakinleri, kendi yaşam kalitelerini yükseltmek için ekonomik, sosyal ve kültürel projelerin yürütülmesinde çalışarak kırsal kalkınmaya destek verebiliyorlar. İki ayağı bulunan modelin bir kısmını devlet bir kısmını ise yöre halkı üstleniyor. Devlet bu noktada daha çok fiziki yatırım yönüyle birinci ayağı oluştururken, ikinci ayağını ise yöre halkı oluşturuyor.

Eskiden uygulanan imece usulünün günümüze uyarlanması olarak görebilirsiniz. Ancak çerçevesi itibariyle daha geniş bir uygulama alanına sahip olan toplum kalkınması, ülkemizdeki bölgesel dengesizliklerin giderilmesi için bir çözüm haline getirilebilir. Bu haliyle toplum kalkınmasının en büyük avantajı, yöre halkının da kalkınmanın bir parçası haline getirilmesidir.

Ülkemiz açısından kırsal kalkınma konusu üzerinde durulması gereken önemli bir konudur. Daha önceleri kalkınma planları ile kırsal kalkınma konusu irdelenmiş ardından Avrupa Birliği’ne üyelik sürecinde, konu farklı perspektiflerden ele alınmış olmasına karşın yeterli iyileşmeler sağlanamamıştır.

Günümüzde; bölgesel teşviklerin, üretimin, bölgesel dengesizliklerin, toplum kaynaşması ve toplumsal iyileşmenin sağlanabilmesi için, kentlerde yaşayanlar kadar kırda yaşayanların da yaşam kaliteleri yükseltilmelidir düsturundan yola çıkarak, tarım ve kırsal yaşam alanında; ekzojen kalkınma modeli, endojen kalkınma modeli, sürdürülebilir kalkınma anlayışı, örnek köy, merkez köy, köykent, toplum kalkınması, KÖYDES, tarım kent vb. Türkiye’nin kuruluşundan bu yana uygulanmış veya uygulanmamış projeler tekrar masaya yatırılmalı ve yeni bir kırsal kalkınma hamlesi başlatılmalıdır. Yeni açıklana Tarım Reformu ile ilgili olarak, tarımsal desteklemeler, havza bazlı planlamalarla birlikte, yörenin ihtiyacı ve yöre insanın katılımı dahilinde projelerin hayata geçirilmesi kırsal kesimde yaşayanların yaşam kalitelerinin yükselmesini sağlayabilecek ve ekonomik sistem daha işler hale dönüşebilecektir. Bu sayede hem ekonominin hem de toplumun gerekli büyüme ve gelişme seviyesine ulaşması beklenebilir.

Yenidünyada sistemin işleyişi, kısmi analizi çoktan geride bırakmış görünüyor. Sistemin boyutları çok yönlü ve bu farklı boyutları dahil ederek çözümleri gerekli kılıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

Karaman Habercisi olarak Karaman, Konya, Aksaray, Niğde gibi bölge illerinden haberler yayınlıyoruz. UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Karaman Haber | Konya Haber| Aksaray Haber| Niğde Haber